ÖZÜ TÜRKÇENİN
Manası olmayan dil’e meyl etmem
Dilde; zenginliktir, özü Türkçe’nin Kaç asır, kaç yıldır, kitabelerde Bu yüzden silinmez izi Türkçe’nin Karakurum,Altay,Seyhun,Ceyhun’da Altay’da, Aral’da,Tanrı dağında Kafkasya, Hazar’da, Bahar ayında Turan el’de yanar, közü Türkçe’in Tek hece, tek harfi neler anlatır Türkü, şarkı, şiir olur, dinletir Kulaklarda nağme olur, çınlatır Hiçbir dilde yoktur, giz’i Türkçe’nin Kaşgarlı Mahmud’um,Karaman Mehmet Dilimiz uğruna, çektiler zahmet Mevlâm’dan onlara diledim rahmet Çeşnisi sardı hep, bizi Türkçe’nin Ulu önder, Atam, önce dil dedi Dünya’da en güzel Türkçe bil dedi Türkçe ile ağla, Türkçe gül dedi Mest ediyor beni haz’ı Türkçe’nin Ülkem’de oynanır hain bir plan Türkçe yazar, Türkçe okur, Türk olan Türk yurdunda,Türkçe, olur mu talan Haykırırken artar doz’u Türkçe’nin Bütün yönleriyle, Dünya’da tektir Dili olmayanın, bitmesi haktır Her sözün anlamı, açık ve nettir Gerekmez tekrarı, kez’i Türkçe’nin Yazdığım Türkçe’dir, elim Türkçedir Turan El’e giden, yolum Türkçe’dir Lüzumsuz diyor ki, dilim Türkçe’dir Ay gibi parlıyor, yüzü Türkçenin Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |
Bozmak ne haddimize?
Muhabbetle selâmlıyor, kalem sahibini ayakta alkışlıyorum.