SENSİZ OLMAZ
Canhıraş geçen isyan dolu gecelerde,
Senin yerine sarıldığım, kansız gölgelerle, Sensizliği çok denedim, olmadı. Lakin her seferinde, yüreğimden, En derinden, ince, ince kan ile irin aktı. Gün be gün eridiğimi… Görmedin mi, göremedin mi? ey güzel sevgili! Bu gönül yarası, akla ziyanmış, Sevmenin ötesi ayrılıksa hicranmış, Kaç kere, yeminle tövbe bozdum. Rüzgâr oldum, hasretin çöllerinde tozdum. Yorgun düşürürken hıçkırıklarım, güneşle sızdım. Günlerim gözyaşları içinde avare geçerken, Belim bükülüp gönlüm, erken yaşlanırken Ömrümü tükettiğini… Görmedin mi, göremedin mi? ey güzel sevgili! Sadakatsizliğin, kelimelere her döküldüğünde, Sitemlerinle, yüreğim parça, parça söküldüğünde, Yas tuttum günlerce, ihanetin hatırıma düştüğünde, Yinede gönlüme söz geçiremedim. Ebedi aşkını, bir kalemde silip, elveda diyemedim. Sana muhtaç gönlüme nankörlük edemedim. Senden vazgeçip, gidemedim. Görmedin mi, göremedin mi? ey güzel sevgili! Aşk zapt etmiş aklı, mantığın hükmü yok. Üç kuruşa harcasan da ömrümü, senden ötesi yok. Ruh vücuttan çekilmeyince, terk etmez aşk, Eğlemez gönlümü senden gayri Meşk, Bitmeyecek bu sevgi, vursalar da zincire, Mahkûm etseler darağacında bir tutam kendire, Gamlanmazdı gönlüm, seninle girse kabre, Sensiz bana saraylar kabir, dünya dardı. Cehenneme bile seninle gönlüm vardı. Görmedin mi, göremedin mi? ey güzel sevgili! |