Hayat, gece ve gündüz gibidir...
Kendi sesimizi en net duyabildiğimiz zamandır
Lacivert örtüsüyle ruhumuzu sarıveren gece. Kendi hesabımızı verirken kendimize bitmek bilmez çoğu kez ama, bitmeyen ne var ki...? İlla ki bitecek... Kendimizle başbaşalığımız, ne kadar da geceye benzer. Gecenin pek çok şeye sığınak, siper, perde olması gibi kendimiz, kendimize sığınak. perdeyiz.. Ama gece, açıverir o perdeyi işte koyu laci cazibesi ile ve, yüzleşme başlar... Umulur ki kendimiz kendimize dürüst olalım...! Saatler sonra, tan yeri ağarmaya yüz tuttuğunda verilmemiş hesabımız kalmasın, Sabahın taze havasını ciğerlerimize doldurmak için açınca penceremizi, güneşle betimlediğimiz umutlarımız, ışık ışık ve ılık ılık yüzümüzü okşayıp, odamıza, evimize barkımıza, her nerede olursak orada, her yanımıza yayılsın.. Hayat, gece ve gündüz gibidir... Hep birbirinin peşi sıra, umutlar, niyetler ve ameller manzumesidir... SELDA İYİEKMEKÇİ |