Zincire Vurulmuş Güllergecenin ıssızlığında özgürlüğün tadını çıkarırcasına dolaşıyor berduş edasıyla ay şehrin sokaklarında güneşin yokluğunu fırsat bilip tüm mahremleri gözetliyor geçiyor karanlığın ırzına kuytulara sinmiş kedilerin uykularını kaçırıyor kapı gıcırtıları ve gayrimeşru anılar yazılıyor kaldırımlara biri yüreğine biri ömrüne hayatına çakılmış iki mıh yüreklere batar güllerin dikenleri boş umarsız ve bakire duygularla ayın ışığı yetmiyor ısıtmaya üşüyen tenleri buz kesiyor yalnızlık olup bitenden habersiz boş sokaklarda bir komedi filminin figüranları çıkar ortaya maskara olduğundan habersiz gece kaç sahne olur bilinmez itler uludukça kaderle pazarlık edilmez nasıl bir sabah doğacağını bilmeden ufka ellerini açıp terk edilmiş şehrin dağlarında zaman yırtıp atar sayfalarını zail olur hayatlar kan damlar dudağından kızılcık şerbeti dersin Mustafa Bertan |