BENİM..
Sen yoksan ucunda düşmem o yola
Leyla’nın çöldeki, sevdiği benim Aşktır benim derdim demem her kula Leyla’nın dildeki, övdüğü benim Bu sevda yüzünden yürek dağlanır Eğer gerekirse, her gün ağlanır Leyla’yı bir görse nasıl çağlanır Leyla’nın sinede, döğdüğü benim Şu uçsuz bucaksız derin yerlerin Bozuldu bilirim o ezberlerin Şu aşık denilen bakar körlerin Sessizce tenime değdiği benim Müşkül halde durmam paşa bey gibi Basra körfezinde ıssız koy gibi Neyzen’in elinde dertli ney gibi Çile olup yere yağdığı benim Leyla ise çöller gelmez mi dile Allah dostlarıyla çıkarken yola Güneşle birlikte türküler ile Şafak söküyorken doğduğu benim Koymam seni canım firkatta gamda Sevdanın erdiği o fasl-ı demde Yıkadım gönlümü gülüm zemzemde Sümbülün boynunu eğdiği benim Sönen küllerini nehre atamam Harput kalesinde keyif çatamam Tertemiz sevgime yalan katamam Sedâ’nın göklere ağdığı benim Şu Sultan dağında yaz aylarında Balıklar misali sığ çaylarında Altın başak olan dağ köylerinde Nece karanlığı boğduğu benim Allı turna olup, yol gözlüyorum Ben de, o turnayı, çok özlüyorum Lüzumsuz; hasreti bak sözlüyorum Bir an’a bir ömrün sığdığı benim Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |