Camdan SaraylarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ’’ Bursa Kalesinden’ ustama selam..
.
Dört gün tam dört koca gün göğsümdeki taht çatırdadı çürüdü her yöne eğilebilen su yansılarına bakarak çırpındı içimdeki nergisler ve ruhun esrarı gölgelendi kelebeklerden örüldü uzun uzadıya kaleler Çölün kendisiyiz yerini alacak başka imge yok ipeklenmiş sularda senaberlikler dudağımızda baldan tatlı elemi aşkın aşkın yüzlerce umut binlerce arı seğirmesi gözlerinde güneşli seviye doğru yükselen Bir dilek, bir temenni arda kalıp geri döndürdüğün bu uyak sendeki ateş bende yalımlı su bendeyim sana sana gül saltanatımda kilitler kilit üstüne vurulu Açık tut avuçlarını kuşlar susuz yazı kanıyor dileyen vaha alsın, düş kursun, umut bilesin dur Bilirim geçilmez dağlarımızın ayazı sırdan çatlar bin kez dudaklarımıza değenler dişin dişi dövdüğü geçitler tuzaklı yurdu tuzumuzun Üzüm salkımları, buğusundan seyrediyor güneşi kırk yıl kendiyle kalır binlerce dane sarhoştur ezeli ezildiğini bilmez özünü tanımaz leyl ne vakit işrak olur ne de zeyller asıl Ah yar! Ah Ali’nin züfikârı yankısından sakınırken sevgimiz bizi kimse anlamayacak kimsenin gözbebeği bizim kadar kanamaz Sen yürüyebilesin diye şiirin ve aşkın çöllerini bulunduğu tepeyi terk etmeyen okçu kesildi yüreğim Sen uçabilensin okun kendisiyim ben uçurabilen donakalmış her gövdeyi Işığım Oğulum Sevgilim! Bütün aşklar sana ulaşınca mutmain bütün güller sana he’lâldir içimi yaka yaka ak ve geç sonsuz kanatlı gökyüzünden ülkemin Budur boynunun borcu şiirden ibaret yurtsuzluk senfonisinin . |
ben öyle hatırlıyorum..
bazı yerleri şiir..
evet