Her akşam İkindi rüzgarının yaraladığı güneş Bir daha gelmeyeceğine Yeminler ederek giderdi Başka karanlıkları yırtmaya Ama Her defasında Bozup yeminini Sabaha gene gelirdi "sokağın tavanına"
Boyacı sandığına yüklediğim çocukluğumu Altı delik ayakkabılarım götürürdü İki odanın duvarlarına Annemin Tanrı ayetleri astığı evimize
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kızıl zamanlar// şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kızıl zamanlar// şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
''Sabaha gene gelirdi sokağın tavanına '' ... Şiir oldukça başarılı. Ancak bu dizede adı geçen ''sokağın tavanı'' imgesi Turgut Uyar'a ait olduğu için mutlaka tırnak içine alınmalı ya da yerine başka imge konulmalıydı.
Keza Taylan Koç bu imgenin yerine aynı güçte yenisini bulacak kadar güçlü şiirler yazabilen bir kalemdir.
Demek ki Güneş'in de benden bir farkı yok. Ben de her seçimden sonra bir daha asla, diyorum; ama dayamıyor ve yine birine basıyorum. Gerçi, geri dönüşü epey pahalıya patlıyor; ama olsun. Ben de sövüp, sayıp rahatlıyorum. Sizin anlayacağınız terapi yapıyorum. Sizin anlayacağınız, saçlarım epey seyrekleşti, yani bu başa da böyle tarak. Yürekten kutluyorum. Nice paylaşımlara... Esenlikler içinde...
Bir adam, tarlada uyumakta olan sevgilisinin saman parçalarıyla karışmış saçlarının fotoğrafını çektiğine inanır ama fotoğrafın basılmış halinde aynı karede binlerce kol, yumruk, silah ortaya çıkar çektiği, aslında bir ayaklanmanın fotoğrafıdır şiirdeki resim o...
Her defasında
Bozup yeminini
Sabaha gene gelirdi "sokağın tavanına"
..."desen ki beni ne kadar.... sokağın tavanı kadar."..