Ben öğretmenim, savaşçıyım yani…
tüm mahirliğim ve onurumla
çağları insanlık kitabına uyduran benim.
silahım cesaret, sabır zırhımdır
meydan okurum zulme,
cehalete, aymazlığa, haddini bilmeze…
bir bilgenin tüm yaşanmışlıklarıyla
kelebek zerafetinde taşırım hikmetimi çiçeklerime.
umut bende, yetenek bende,
algılar, duygular bendedir
bendedir sevdalar istikbale dair.
uzaya kanat çırpıyor,
okyanusları arşınlıyorsa insan
tarih yazmak istiyorsa değerler uğruna
Samanyolu’ndan koparıp yıldızları
yarışmak niyetindeyse onlarla
en uçuk, en onulmaz hayallerimledir benim.
bütün coğrafyaları bilirim
kutlu ve susamış yürekler tanırım oralarda
kaşiflerin maceracı ruhunu taşırım hep
ve hiç usanmadan
en nadide eserimi çalışırım.

Tüm bahçelerde benim ayak izlerim
her biri ayrı renk her biri ayrı koku
her çiçekte ayrı bir sır.
Gök kuşağında yol açarım onlara
ruhun özgürlüğe kanatlanıp
sonsuzlukla buluştuğu.
Metropollerin keşmekeş maratonuna inat,
şehirlerin ışıktan ve sesten hantal duvarlarına inat,
klişe sahte zevklere inat
tüm direnmişliğimle
haşmetli bir dağ
durgun bir deniz manzarası
ürkek bir ceylanın sekişidir
körpe yüreklere işlediğim.

Sıradışı bir gayretle
sabır potamda eritip eğrilikleri
kotarırım bir milletin kalıbına inkılabı.

Zamanlar üstü idealler uğruna
toprağa su, görmeyene ışık, korkulara siper
güzelliğe bakış olurum her an yeniden.

Ben öğretmenim!
Kim ve ne olursa olsun, herkese
mutlak vardır öğretecek doğrularım.

A.Uçak