Sayıklamalar 14ne zaman ayrıldı karanlığa yollarımız göbek bağından kesildiğimizden beri ölümü kör gözüne soktu zaman düşerken güneşin günlüğünden çocukluğumuz taze beyinlere enjekte ettiğimiz egosu yüksek dürtülerimizle hayat çalan aleni cinayetlerimiz adını koyamadığımız kavgaların ortasında çığdır sessizliğimiz ki bu en bariz çiğliğimiz bir bir ölürken beyin hücrelerimiz yıldızların ısırdığı gecenin kanatlarında depreşir kana doymayan toprak kasırgamız kayarken avuçlarımızdan dünün mavisi üşüdük şimdiden şafağa çoklu yokluktuk biz…! Sude Nur Haylazca |