BOŞLUKbilinmez bir boşluğa atmışım kendimi düştükçe vurur sancısı aklıma sensiz kalışımın her vazgeçiş,eceli takar boynuma vakit kaybetmeksizin satır aralarımdaki ayaz buz kestirir karabasan parmaklarıma sana dair yazacak çok şeyim var benim aklıma deli bir dalga gelir çarpar yokluğundan bir gerçek ki o boşlukta örselemekte sinsice acımı gözbebeklerimde hasret alenen büyümekte bizim buralarda sabah oldukça üşengeç hatra düştüğün yere güceniyor zavallı güneş belime dolanan rüzgara inat bir kahkahalık duygu azad oluyor ruhumdan çok geçmeden hayat denen illet sızıveriyor sabrımdan... sorgular can alsada yetiyor ecel için yaban bir hakimiyet dem veriyor zulamda ele yar olacak herhangi bir hayal konuyor ellerime titremeye meylederken çığlıklar gecenin manşetinde bana bir kere *yar* demişliğin yok oysa biçare aklıma çizdiğim silüetti varlığın yüzün mehramıma daldıkça büyüyen bir muamma biraz göz yaşı,bir kaç melankolik şarkı olur varlığın sonra... kendimden vazgeçeli çok oldu sert bir iki cümle ile kestim hayati damarlarımı bu içimdeki karanlığın ardı sıra sürüklediğim bir kendim her akan gözyaşında boş yere umduğumu çok geçmeden avuçlarıma indiğinde ögrendim. her isyanda bir damla tebessüm oldun bu boşlukta ben seni o zamanlar daha çok sevdim.. GG ... |