Edip olmak benliği halk ile alt etmeli Halkı hakir göreni deyin ne halt etmeli!
Taş yerinde ağırdır atmadan önce düşün Başı ağrıtır amma yarası geçmez döşün Ağzın sapan olsa da olmasa da gülüşün Edep ağzın içini kalple gusül etmeli !
Ağzından alev çıksa cürmün kadar yer yakar Kimi şakşağa durur kimi esefle bakar Gök kızar sesi gelir sonra şimşeği çakar Gürültünün kurusu yağar nasıl etmeli ?
Aptal dediğin insan belki abdalın teki Beyninde mi dolaştın kim akılsız kim zeki ? Be hey muhteşem şair (!) sen insansın biz ne ki İnsanda hayâ ile edep hasıl etmeli !
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Edip / Sizsiniz şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Edip / Sizsiniz şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Az evvel bir yazı yazdım paylaşıyorum ama ilk burada olsun. Taşlamalar taşı gediğine koyunca güzel oluyor. Beğendim. Yorum yazımla olsun. Selam ve saygılarımla. Denge Sırat
Asıl olan denge, sırat! Artı da eksi de aşırı olduğunda sorun. İyi, kötü göreceli.
Melek olmasa şeytan olmazdı! Şeytan olmasa din olmazdı!
İyi olmasa kötü olmazdı! Beyaz siyahta, siyah beyazda görünür...
Bu boyutta her şey zıddıyla açığa çıkıyor.
Zıtlar birbirini doğurur, denge olduğunda her unsur hakkıyla görünür. Denge bozulduğunda dengeyi bozan dahi görünmez. Misal: Siyah ve beyazın denge halinde bulunduğu bir kağıt üzerinde siyah ile beyazın kavgası olsa ve siyah, kağıdın tamamını ele geçirse; ortada bir beyaz olmadığından siyah dahi kendini ispatlayamaz. Beyaza göreceli olan varlığını dahi gösteremez!
İyilik kötülük dahi böyledir. Evrende aslen "Kötü" yoktur. İnsanlar tercihlerine göreceli olarak İyi-kötü açığa çıkar. Yani tercih edilen iyi, tercih edilmeyen kötüdür şeklinde... Faydalı olan iyi zararlı olan kötü... "Hayır ve şer Allah'tan" denmesi bu nedenle. Yani "Şer" tercih edilmeyene verilen addır. Bir boyutta "Şer" olarak tanımlanan başka boyutta "Hayır" olarak yansır! Bu boyutta bile şer, hayırı açığa çıkararak vazife görür! Sonuçta her şeyde hayır var. Sadece dengesizlikte şer var! Kararında yağmur bitkiye fayda, fazlası afet, kökünden söker! Denge önemli, "Sırat" ile ifade edilir.
Evrende artı eksi denge halinde işler, denge bozulduğunda kaos çıkar! Denge nasıl bozulur? "İyi kötü göreceli" demiştik, evet; insanların menfaatlerine uygun davranması varlıklarını sürdürme güdülerinin bir gereğidir. Bu nedenle "İyi, kötü" olarak tanımladıkları davranışlara ihtiyaçları var. Yani yaşam felsefelerinde menfaatlerinin görüldüğü noktada bulunan her şey "İyi" kapsamındadır! Menfaatının olmadığı her şey "Kötü" kapsamındadır. Cennet isteği Cehennem korkusu da bu nedenle geliştirilir... İnsan göreceli olarak menfaat veya iyilik olarak tanımladığı şeylerde aşırılık edince denge bozulur! Aşırı iyimserlik aşırı kötümserlik... Cömertlik savurganlığa, tutumluluk cimriliğe döndüğünde başlar sorunlar...
Son tahlilde; evrende denge, sırat önemli! Hayır ve şer de göreceli. Her şey denge halinde olduğunda "Hayır" açığa çıkıyor. Aşırılıkta şer var. Aşırı duygusallıktan tutun da aşırı iyimserliğe, yardımseverliğe dek aşırı olan her şeyde zarar var! "Merhametten maraz doğar" Çünkü aşırılıklar zıddı ortadan kaldırarak kendi fonksiyonunu dahi görünmez hale getiriyor! Sözün dahi aşırısı kafa karıştırır, kısa kesiyorum.
Denge Sırat
Asıl olan denge, sırat! Artı da eksi de aşırı olduğunda sorun. İyi, kötü göreceli.
Melek olmasa şeytan olmazdı! Şeytan olmasa din olmazdı!
İyi olmasa kötü olmazdı! Beyaz siyahta, siyah beyazda görünür...
Bu boyutta her şey zıddıyla açığa çıkıyor.
Zıtlar birbirini doğurur, denge olduğunda her unsur hakkıyla görünür. Denge bozulduğunda dengeyi bozan dahi görünmez. Misal: Siyah ve beyazın denge halinde bulunduğu bir kağıt üzerinde siyah ile beyazın kavgası olsa ve siyah, kağıdın tamamını ele geçirse; ortada bir beyaz olmadığından siyah dahi kendini ispatlayamaz. Beyaza göreceli olan varlığını dahi gösteremez!
İyilik kötülük dahi böyledir. Evrende aslen "Kötü" yoktur. İnsanlar tercihlerine göreceli olarak İyi-kötü açığa çıkar. Yani tercih edilen iyi, tercih edilmeyen kötüdür şeklinde... Faydalı olan iyi zararlı olan kötü... "Hayır ve şer Allah'tan" denmesi bu nedenle. Yani "Şer" tercih edilmeyene verilen addır. Bir boyutta "Şer" olarak tanımlanan başka boyutta "Hayır" olarak yansır! Bu boyutta bile şer, hayırı açığa çıkararak vazife görür! Sonuçta her şeyde hayır var. Sadece dengesizlikte şer var! Kararında yağmur bitkiye fayda, fazlası afet, kökünden söker! Denge önemli, "Sırat" ile ifade edilir.
Evrende artı eksi denge halinde işler, denge bozulduğunda kaos çıkar! Denge nasıl bozulur?
"İyi kötü göreceli" demiştik, evet; insanların menfaatlerine uygun davranması varlıklarını sürdürme güdülerinin bir gereğidir. Bu nedenle "İyi, kötü" olarak tanımladıkları davranışlara ihtiyaçları var. Yani yaşam felsefelerinde menfaatlerinin görüldüğü noktada bulunan her şey "İyi" kapsamındadır! Menfaatının olmadığı her şey "Kötü" kapsamındadır. Cennet isteği Cehennem korkusu da bu nedenle geliştirilir... İnsan göreceli olarak menfaat veya iyilik olarak tanımladığı şeylerde aşırılık edince denge bozulur! Aşırı iyimserlik aşırı kötümserlik... Cömertlik savurganlığa, tutumluluk cimriliğe döndüğünde başlar sorunlar...
Son tahlilde; evrende denge, sırat önemli! Hayır ve şer de göreceli. Her şey denge halinde olduğunda "Hayır" açığa çıkıyor. Aşırılıkta şer var. Aşırı duygusallıktan tutun da aşırı iyimserliğe, yardımseverliğe dek aşırı olan her şeyde zarar var! "Merhametten maraz doğar" Çünkü aşırılıklar zıddı ortadan kaldırarak kendi fonksiyonunu dahi görünmez hale getiriyor!
Sözün dahi aşırısı kafa karıştırır, kısa kesiyorum.
Selametle,
Ahmet Bektaş