çocuk fil /kör geceodalar dolu dolu bir çift göz loş iki gözcük oda işte.. neyi ıskalamış ve kaçırmış ellerinin teğet çizgisinden alnına değmesine ramak var iken; cezalandırılmış küçük çocuk misali izlemiş uzaktan. önceleri, fil ağırlığında gelmiş dünleri. kalakalmış altında sesini boğmuş yüzünü ekşitmiş kalbi de kırıkmış hani.. minik busesini unutkanlığın, utangaç yanağına kondurmuş. güneş’ten koparmış gamzeyi geceye mektupla yollamış. kaçışları çoğunlukla sana ama en az seni görmesi ne tuhaf diye geçirirken uyku halinde üstünden kayan battaniyenin yokluğu ve duyduğunu sandığı hayır hayır duyduğu cevapla irkilmiş _yüzünü gizleyenlere benzerim hani yıldızlar ışık tutmasa bana kör olduğuma yemin edebilirim.. |