Dilin Sana Tutkusu Neden, Söyleyebilir misin?..
Gecenin bal kabağına dönüştüğü vakitlerin müdavimi oldum,
Yokluğunun münzevi yalnızlığında, Özlemin kulaklarını sağır ettim, Uslanmak bilmeyen harflerimin dinmez iniltisiyle… Adını oluşturan harflerin beni kışkırtırcasına el ele raksı, Çileden çıkarttı yüreğimi günler gecelerce… Kıyamadım da onları ayırmaya, Ruhumu lime lime dildim harflerin yasak ilişkisine göz yumayım diye… Kullandığın sözcükler senin tekeline geçmiş sanki, Bir başkasına yakıştıramıyorum senin nefesinin can verdiği hiçbir harfi… Sinirlerim bozuluyor hatta aynı sözcükleri diğer ağızlardan duyunca, Kirletilmiş sayıyorum onları abartılı bir tutumla… Senden önce öyle bir dil yokmuş, O harfleri ilk sen bir araya getirmişsin de, Senden sonrakiler basit birer taklitçiymiş gibi, Tuhaf bir algı var zihnimin çözülemeyen kıvrımlarında… Dilin sana tutkusu neden, söyleyebilir misin?.. Harfleri, Şizofren şairlerin bir araya gelmez yakalarına iliştirerek, Cümlelere geçiyorum pervasızca, Fakat adının geçtiği hiçbir cümle yok ki eksiltili olmasın… Hiçbir söz dizimi yok ki yokluğuna öykünmeyip, Kaçacak delik aramasın… Bundandır seni anan tüm cümlelerin, Üç noktalara mülteci kampı gibi sığınması… Yine bundandır yüreğimin sesini, Sessizliğini, Kimsesizliğini, Üç noktalara saklaması… Konu sen olunca neden nokta koyamıyorum, söyleyebilir misin?.. … … . 28.10.12 |