to be or not to beparçalı bulutlu aklın iklimi ten kırsal tıkanık gözenekleri şehrin esmer kimliği geçme gözlerimden sınır dışı edildi tuzlu akıntın çıplak yürümek istiyorum alacakaranlığa unutma tanrı kadını yaratırken üfledi kulağına asla arkana bakma yağmurda arınıyor bacaklarım fısıldayan bir sıcaklık sızıyor kemiksi bozkıra annem kızardı durumun vahimliğine aldanıp dolardı diline kızıl dipleri şimdi kalabalık caddelerin yapışkan sokakların suretine karışıyor topuklar ve dikiyorum boğaza cesareti boynumda kalıntılar meme ucu son durak gece üç dünya sevişiyor belki de ıslak çarşafların arasında geziniyor eros erkek ve dişi "to be or not to be" uygunsuz kayıt dışı sözler kaçırdım bavulumda ya kurşuna dizilirse kadınlığım o ki kronik savaşların ironik kahramanı bu bir oyun söylevin yabancı değil zihnime haklısın siyah sahnende son piyesi geçerken boşalıyordu ruhun hayali çamaşıra yabani soluğunda soluyorum egon sığmadı şehre müsait bir yerde indir tanrı sarhoşum amorti geçinir hayat olursa olur olmazsa geriye döner çember.. lamour |
kutlu insan.
saygımla..