yüzümden düşen parça
tek bir kayganım vardı benim
tek bir kaygım bundandı bastırdığınız duygularla emeklerken siz benim acıya koşarak varma telaşım kalın kontur ve koyu lekelerle yaşayabilirdim onlar gibi ben de zannederdiniz ki bir renkte vücut bulmuş en net şekil benim flu... dokunduğum her yüzeyde baktığım her yüzde bunun için yalanlanan o gerçeklerin kıkırdaklarını yedim her birimiz için bir yükseklik ya da bir genişlik tanımlayabilirdim size ıslıklı benzetmeler yapabilir en pastel imgelerle kırmızı bir gülü suya hiç gerek duymadan yaşatabilirdim ama gerek var mıydı doğanın bitlerini kırmaya ne renk olursa olsun gül de çürür zamanın nemli avuçlarında bunca kırığın içinde gün şehre dönerken ve şehir kendi insanının cüzamhanesine akıtırken böyle böyle en koyu irini bir aşkın aşkınlığı ve şaşkınlığı içinde yine de görmezden gelip yaralarınızı gülümsüyorum ve öteliyorum onmazlıklarınızı tek bir kayganım var çünkü benim tek bir kaygım; aşkım ondandı siz gecikirken ve iç geçirirken bunca ölünün içinde benim onu dipdiri yaşama telaşım jir-mç |