Kan Gibi Dolaşsan İçimdeDalgalı sulara kapılmış bir sandalım Kıyılara sevdalı fındık kabuğu yüreğim Kavisli bir geçmişin alışkanlıklarıyla Sarılıyorum sonsuzluk bekleyişlerine. Bütün yönlerin kayıp hüzün limanlarında Sorgularımın biletlerini buruşturuyorum Ayrılıklara uzanan gönülleri buluşturup Korkuların saniyelerini içimde saklıyorum. Yanık bir gecenin yıkılmış kentlerindeyim Kanamalı uykuların celseleri başlar birazdan Uzağımdayken yar, çalınıyor tahta kapılarım Bir düşün sandalında yüzükoyun ilerliyorum. Hıçkırık tutunurken tenime, unuturum ah kahrımı İtiraftır şiirlerim, günüm güllerine sarılınca Rüzgar öper dudağımdan, silkelenirim anılardan Mavi bir gökyüzünün sularıyla sevdaya yıkanırım. Gözlerinin delici oklarıyla düşürsen de sen gövdemi Kanımı kurutsa bakışların, üşüşse gövdeme karıncalar Çiğnensem sonbahar yaprakları gibi, karışsam toprağa Bir sarmaşık gibi yeniden uzanırım ben kadın yüreğine. Bütün iç çekişlerimin gümbürtüleriyle yumsan gözlerimi En unutulmayan baharlarda yetiştiririm sevda güllerini Konarım aşkın çeşmelerine susuzluktan bitap kuşlar gibi Kollarında tükenecek bir ömürle öpüp koklarım ellerini. Karışsam sulara, eşsiz bir ışıkça sokulsam nehirlerine Her mevsim cemreler gibi düşsem coşkuyla seven gönlüne Dudağımdaki mırıldanış olsan, kan gibi dolaşsan içimde Alnımdaki kaderle, avuçlarımdaki çizgilerle ağ gönlüme. Selahattin Yetgin |
Akıcı. Ve hasreti bol şiir.