SEN SUSTUKLARINI ANLAT
Bir gün bu şehrin yağmurları yıkadı beni
Gülhane Parkı ben olmasam da Aşıklara kucak açmaya devam ediyor Bölük bölük kalabalık sarıyor her yanımı Taksim Meydanında Söylesene Bilirler mi acaba Gönlümün hep dağlarda olduğunu Kentin kuş bakışı tepelerine çıkıp Boğazı seyre dalıyorum Ah hep olmazların peşinde olan aklım Bilmez misin ki Ben mutluluğu hiç mi hiç bulamadım Caddeleri ağır siren sesleri kaplıyor Aniden bir rüzgâr çıkıp Topkapı Sarayından çaldığı Yaprakları başıma savuruyor Meyler ajitasyon çekiyor Beyoğlu gazinolarında Yolumu mendil satan cocuklar kesiyor Gecenin isine bulanmış cocuklar Ben bir turlü bozuk paralarımı bulamıyorum Haydarpaşa Garı ayrılıklara gebe Kimbilir kimleri bekliyor Oysa ben ne ayrılıklar gördüm Elveda derken bile unutanları Ben mavi vagonlarda ağlayan Ne sevdalar gördüm Büyülü kâhinler yazıyor sanki kaderimizi Ağır aksak kendimi tenhaya çekiyorum Ağır bir romana sığınıyorum Yokluğun mu ağır basıyor şimdi Yoksa umrumda dahi olmayan varlığın mı Haliç’e yakamoz düşmüş Balıkçılar tekneleri kıyıya çekmiş İstanbul benden bıkmış İnan giderim Tek bir sitem edersem nâmerdim Bırak beni istanbul bırak Yeminle giderim Sen sustuklarını anlat Ben sana duymak istediklerini söylerim... *Şiirimi seslendiren sayın Beste Gül’e teşekkürlerimle.. Bedirhan_Keklikci |