ÖLÜM MELEĞİ
Bir zaman tünelinde
Kalmış gibi sanki ruhum Tarihten uzun yıllar önce Yok olmuş silinmiş bir sevdanın Buruk sevincini yaşıyor gibiyim Neyi söylersem söyleyim Neyi anlatırsam anlatayım Her masalın bir sonu olduğunu Bile bile hayallere dalıyorum Bir hikaye tadında yaşıyorum Hayatın bütün anlamlarını Sözüm onadır ki, susuyorum Her var olan sevdanın ardı sıra Akıtılan gözyaşlarımıza inat Hayatla düpe düz alay ediyorum Kaybolmuş ruhumu ararken Ölümün koynunda uyuyorum Soğuk musallah taşı bile Bedenimi sıkısıkı sararken Ne ölmekten korkuyorum Nede yaşayabilmekten Yüzümün sureti bile Bir başka anlam buluyor Gözlerimin görebildiği Heryerde satılmış olan Ruhlar yaşıyor bu alemde Bedenlerimiz yaşanılan Herşeyden habersizler Nefisler ise köleleştirilmişler Dipsiz kuyulara atılıyor Kendi kaderlerimizde ki İnce çizgiyi görmesinler diye Aslında biz insanlar Bunca ap açık gösterilen Hayatın gerçeklerinde Görmemiz gereken Gerçekleri göremiyoruz Şimdi artık zamanı geldi Nereye kaçarsa kaçsın Ruhunuz ve bedeniniz Siz doğmadan yazılmış olan Kendi kaderimizden Asla hiç bir yere kaçamayız Her ne yaşarsanız yaşayın Hangi taşın altına Saklanırsanız saklanın Mutlak kendi kaderiniz İgne deliği kadar ince olan Bir deliğe girsenizde Ölüm meleği birgün mutlaka Sizi biryerlerde bulacaktır Hangi zaman tünelinde Saklanırsanız saklanın Ölümden asla kaçış yoktur Ufuk GÜNEY |
Keyif aldım okurken, kalemin daim olsun
En derin saygılar sunuyorum