Sensizliğimi çıkarıp çarmıha geriyorum...
Sensizliğimi çıkarıp çarmıha geriyorum...
Güneşsiz ve susuz kaldım, bu koca kent’te..! Cebimde’ki son 3 kuruşluk, yol paramı dilencilere verip, Haydarpaşa’dan son sefere hazırlık edilen, son tren’in, son vagon’una kaçak biniyorum... Biliyorum sonu yok yolculuğumun, bu gidişle son’uma imza atıyorum...! İhtimaller garından sessiz, sedasız kalkıyoruz.! Ardımda sana yazılmış onca şiir, ve bi o kadar da adının geçtiği intihar mektupları... Kusuruma da bakma nolur, bazen dilimin ayarı kaçtı küfrettim.... Sana,ona,buna, şuna...! Ama biliyormusun? Bazılarını sen hakettin.! Kızdım.! Kaderimden önce sana. Sonra seni seven bana.! Bilmem kaç gecedir yana yıkıla, kapında dilendim ’Aşk’ diye... Görmedin sen beni, üstelik sevildiğini bile bile... Şimdi gidişimin ardından sen yan. Olmasın hiç halinden vaktinden anlayan... Tüm sevdim diyenlerin çıksın bir bir yalan...! Binersin sende birgün ben gibi tek yöne. Kalmak için bir delil ararsın döne döne. Gözlerin uzaklaştıkca sevdigin her şeyden. Canın acısın artık yeter, herşeyden.! Soluklanmadan,nefes bile almadan, ve de hiç durmadan gidiyorum işte... İstasyonları olmayan bir insanım artık hayatta...! |
İstanbul ağlıyor, meteliksiz gidiyorum senden...