EMİN ADIMLARLA
Çocukluğumdan itibaren
Herkes beni çağırdı kendisine Gel bana Gel bize insan ol diye Annem babam İnsanlığı öğretti bana kendince Okulumda öğretmenlerim Çevremde büyüklerim Her biri insanlıktı kendince Ortak fikirleriydi herkesin İnsan önce insan olmalı diye Ama herkes istedi İnsan olmayı hep kendince Bırakmadılar beni Kendimle özgürlük içinde Yanlışlar / çelişkiler gördüm Ben bütün öğrendiklerimde Hemen herkes aynı fikirde Düzelmeye gelince Kimse yok orta yerde Yanlışlar / çelişkiler Sürüyor yaşam içinde Herkes şikâyet içinde Düzeltmelerini bekliyor Başkalarını kendinden önce Atalarım kılıf biçiyor bana Tarihim çağırıyor kahramanlığına Yasalar beni bağlıyor insanlığa Siyasilerin tüm tutarsızlıklarına Dayatılan bencil dogmalarla Bir figür, bir robot şablonunda Düşünebilmek kendimce İnsan olabilmek kendimce Kullara kul olmaktan ötede Sapık, dinsiz, anarşist sayılırken İnsanlık adına insan sayılmazken İşgüzarlıklar, dayatmalar içinde Pazarlıklar, tutarsız insanlık peşinde Beni benden ötelerde Benliğe çağıran bencilliklere Ben gitmiyorum Aklımı, duygularımı, kalbimi Kendimle barışık tüm benliğimi Ben, sadece Allah’a veriyorum Allah’tan başka çağıranları duymuyorum Allah’tan başka çağıranlara gitmiyorum Sadece Allah’ım beni Beni, bana çağırıyor “kendin ol diye” “kullara kul olma, insanca insan ol diye” Başkaları çağırıyor beni kendine Başkaları çağırıyor beni kendilerine Kahramanlarına, tarihlerine köle diye Yasalarına, düşüncelerine özgürlük diye Alıyorlar beni özgürlük adına kendilerine köle Vermiyorlar, aklımı, inancımı, düşüncelerimi kendime Sadece Allah’ım bana sesleniyor Ey insan “seni yarattım varlıklardan üstünsün” diye Akıl et, düşün, insan ol hayatta düzgünce Onurunla, kimliğinle, kendince, özgürce Sevgiyle, saygıyla, paylaşımlar içinde Ve ben artık gitmiyorum Beni kendine, kendilerine çağıranlara Yürüyorum emin adımlarla Kendime, yaratılışın özgürlüğü içinde Yaratılışın, yaratılışımın bütün gerçekleriyle 18.11.2008 – İzmir |