Karşılaştım
Sen ne zaman terk-i diyar eyledin gönlüme;
Sabah evden çıkmadan Mediha Teyze’nin kapıcıdan ekmek istemesiyle karşılaştım. Asansörde dördüncü katdaki çiftin el tutuşmalarının izleriyle karşılaştım. Güneşin bile aydınlatamadığı o sokakta şairlerin nesli tükenmez kalemleriyle karşılaştım. Duvarlara geceden kalma boş şişelerin kapaklarından çıkan sevda sözleriyle karşılaştım. Ne zaman kalabalığa karışsam köşede senin sevdiğin çiçekleri satan yüzü yorgun,eli titrek kınalı parmakları olan kadınla karşılaştım. En sevdiğin balıkları tezgaha koymuş; ıslatmaktan bıkmayan balıkçıya acıyan gözlerle bakarken köşedeki piyangocunun nakarat sözleriyle karşılaştım. Üstelik duymamak için bayağı uğraştım. Saçlarına ak düşmez diye zıtlaştığımız Nihat Amca’nın çakmağı yere düştüğünde aralara sakladığı ak saçlarıyla karşılaştım. Her akşamüstü aslında beni bekleyen bakkalın bayatlamış ekmekleriyle karşılaştım. En pahalı sigarayı isterken paramın ancak Maltepe sigarasına yettiğini her gün hiç yaşamamışım gibi farkettiğimde; kibriti bedava veren bakkalın tebessümlü gözleriyle karşılaştım. Kapıyı açıp eve girdiğimde önce açık bıraktığım ocaktaki tavadan kokun geldiğini, dedemden gelen kalan radyodan sesin geldiğini, yatağımda bedenimden kalan izleri farkettiğimde, Aslında hep kaçmakta olduğum gerçekle karşılaştım. Sencer Gültuna |