7
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1234
Okunma
Sen ne zaman terk-i diyar eyledin gönlüme;
Sabah evden çıkmadan Mediha Teyze’nin
kapıcıdan ekmek istemesiyle karşılaştım.
Asansörde dördüncü katdaki çiftin el tutuşmalarının izleriyle karşılaştım.
Güneşin bile aydınlatamadığı o sokakta
şairlerin nesli tükenmez kalemleriyle karşılaştım.
Duvarlara geceden kalma boş şişelerin
kapaklarından çıkan sevda sözleriyle karşılaştım.
Ne zaman kalabalığa karışsam
köşede senin sevdiğin çiçekleri satan
yüzü yorgun,eli titrek kınalı parmakları olan kadınla karşılaştım.
En sevdiğin balıkları tezgaha koymuş;
ıslatmaktan bıkmayan balıkçıya
acıyan gözlerle bakarken
köşedeki piyangocunun nakarat sözleriyle karşılaştım.
Üstelik duymamak için bayağı uğraştım.
Saçlarına ak düşmez diye zıtlaştığımız
Nihat Amca’nın çakmağı yere düştüğünde
aralara sakladığı ak saçlarıyla karşılaştım.
Her akşamüstü aslında beni bekleyen bakkalın
bayatlamış ekmekleriyle karşılaştım.
En pahalı sigarayı isterken
paramın ancak Maltepe sigarasına yettiğini
her gün hiç yaşamamışım gibi farkettiğimde;
kibriti bedava veren bakkalın tebessümlü gözleriyle karşılaştım.
Kapıyı açıp eve girdiğimde
önce açık bıraktığım ocaktaki tavadan kokun geldiğini,
dedemden gelen kalan radyodan sesin geldiğini,
yatağımda bedenimden kalan izleri farkettiğimde,
Aslında hep kaçmakta olduğum gerçekle karşılaştım.
Sencer Gültuna
5.0
100% (8)