masal gülümsemesi“çocuk, avucundaki harflerle koşarak gelir annesinin yanına bak, sokakta uyuyakalmıştı sanırım bu masal kediler dağıtıp duruyordu sayfalarını oyun oynuyorlardı sesli-sessiz” der masalların uykusu hep böyle ağır mı olur anne… güneşin saklandığı bir günün akşamında gökyüzü de yıldızlarını saklamıştı gece vakti oysa tepeden tırnağa oyun çocuğuyduk biz gecekondularımızın kagir kokusunda… teneke sobalarımız kestane kokardı hep yer yatağımız toprak bir masal gelirdi annemizin dilinde içinde dünya güzeli şeyler olurdu kuşlar hiç ölmezdi mesela kimseler kırmazdı oyuncakları cadıları bile güldürürdü bizi dalıp giderdik prensin/prensesin gözlerine uyumak istemezdik sıkardık gözlerimizi uykumuz dağılsın diye arada anne bugün yine çok güzelsin derdik eşek sıpaları lafını duyunca ne çok gülerdik… anne, hiç bizden önce uyumuyor bu masallar yoksa bizi uyutmak için mi yazılıyorlar! gözlerimiz yavaş yavaş ağırlaştığında anlardık masalın biteceğini gaz lambası da bizimle beraber kapatırdı gözlerini kısa bir gölge kalırdı badanalı duvarda alnımıza bir dudak dolusu masal bırakırdı annemiz bizi seyrettiğini hissederdik elinde masal kitabıyla sonra örterdi üstümüzü usulca baş ucumuza bırakırdı masalı bizimle uyusun diye bugün de uyuttum çocukları diyerek bütün masallar uykusunda gülümsermiş biz uyuduğumuz için göremedik gülümsemesini senin kadar güzel gülümsüyor mu anne… (iyi uykular çocuklar) Anne sana da iyi uykular… Kızılcan/2012 |
Masal sandığı gerçekler
Gerçek bildiği masallar çokça olsa da
Haydi senin hatrına gülümsesin bu masala da...
Kabus arkası, herkese iyi uykular...