ANKARA
Selam Ankara!
Ben geldim kapına… Sanki bir sevgiliye koşar gibi Son umut kırıntısıyla geldim sana… Biraz hüzün, biraz umut var ceplerimde Biraz bıkkınlık, biraz asilik var dilimde Biraz iş, biraz da kaçış var, bu gelişimde… Ey Sevgili Ankara! Şevkatli kollarınla beni sarsan Rüzgarınla saçlarımı okşasan olmaz mı? Belki kaybolurum, bilmediğim sokaklarında Ellerimden sımsıkı tutsan ve bırakmasan olmaz mı? Özlem yangınları sarıyor, yüreğimi bazı zamanlarda Gözlerim, sağanak yağmurlarını bekler hazır kıta, Göğsüne yaslansan ve hep orada ıslansam olmaz mı? Eğer, "Hayır" ise cevabın O zaman sevgilimi de çağır yanına Yollarını yollarıma bağla, Tut elinden, getir bana O sarsın kollarıyla beni O okşasın saçlarımı O sımsıkı tutsun ellerimi Ve O’na de ki, Artık üzmesin beni… Selam, Ankara..! Ben geldim, kapına Sanki bir sevgiliye koşar gibi Son umut kırıntısıyla geldim sana, Umudumu ne olur, boşa çıkarma… Asi Armes |
emeg,ne kalemıne saglık dost ıcındekı fırtınaları ANKARA duymasada ruzgar buralara kadar getırdı...
eyvallah