parmağını yiyor şüpheli soru her akşam, yeniden ve çetin
cam kenarına bırakılmış günler çekiyor çocuk yüreği eteğinden beyazıt’ın güvercinleri gibi umarsız o salgını uçuyor yoksul günceler diz çöküp ayinlere ikindi gölgeleri ovamsı boşluğunu okuyor derin mızıka ağrıyor çağ geri tepiliyor şehvet
bir el gizli düğümü çözmüş göğsünden çekiyor sözcükleri bozuk mahzenine gaz yağıyla ateşliyor çocuk kendi ürettiği şarkıyı buluşturuyor suskun diliyle kanatlanıyor bazâra düşlerini göksel sürahilerden döküyor
bu çocuğu tanımazsınız ihtilali eksik çalkantılı bir akşam isimsizler denizinden geldi adım başı sirkler varken sunak taşı masalsı yüreğinde sızdı toprağın karasına çoğaldı saçlarının arasında ak ve anlaşılmadı korsan gözleri çünkü ısındıkça açılır saksısında bir lale bir kaş seğirince çürük, geviş getiren güdü kireçle söndürür o yazın gömüsünü
ey çocuk! ey kol gezen sızıntı! bir sığınakta ruhumuz kendini gezdirirken burun buruna tahta atı vahalara sürdük yitirilmiş bir duygu kopan sinir ve Şiirin ötesinde henüz açılmamış darbeler gördük
sonra içimizde iktidarsız bir ceset rüyasında ekmek su gören seni ter içinde uyandırdık kıpkızıl geceye
sonra; seni selamlayarak başladık güne senki ne kadar büyüsen o kadar çocuk.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Parıl Parıl gün doğar şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Parıl Parıl gün doğar şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
ey çocuk! ey kol gezen sızıntı! bir sığınakta ruhumuz kendini gezdirirken burun buruna tahta atı vahalara sürdük yitirilmiş bir duygu kopan sinir ve Şiirin ötesinde henüz açılmamış darbeler gördük
sonra içimizde iktidarsız bir ceset rüyasında ekmek su gören seni ter içinde uyandırdık kıpkızıl geceye
sonra; seni selamlayarak başladık güne senki ne kadar büyüsen o kadar çocuk
sevgili çocuğum sosyal içerikli çocukları konu alan çok güzel bir şiir olmuş.ancak birşeyi düzeltmeye kalktığında bunu ilk önce kendi yüreğinde yapmalısın ki etrafındakiler sana göre kendilerini düzelteceklerdir. İlk iş olarak yüreğinden başlamalısın. ondan sonra gerisi gelir zaten. O zaman kendi ülkendeki kötülüklere ve aksayan yönlere dur demen lazım. Daha kolay olur. Hayır senin her hareketinde karşına dişli rakipler çıkmış hayallerine engel olmuş.. Aman Allah’ım! Dünya neye dönmüş de haberin yok. Güzelliklere karşı duran yüreksizler var etrafında. o yüreksizler senin de umudunu kırıyorlar,kendi dedikleri olsun istiyorlar.karşındaki muhatabı ne kadar büyüsede yine çocuk ruhlu.asla büyümeyecek.tebrik ederim çok güzel bir şiirdi oğlum.
Dert içinde sevinci bul da yaşa; Haksız düzende haklı ol da yaşa; Sonu nasıl olsa yokluk dünyanın, Varından yoğundan kurtul da yaşa ömer hayyam.
Üç laf etsem Türküm derim, üçünde, Sana cevabım var bana niçin de, Yetmiş iki buçuk millet içinde, İşte budur gerçek farkımız bizim.
bu çocuğu tanımazsınız ihtilali eksik çalkantılı bir akşam isimsizler denizinden geldi adım başı sirkler varken sunak taşı masalsı yüreğinde sızdı toprağın karasına çoğaldı saçlarının arasında ak ve anlaşılmadı korsan gözleri çünkü ısındıkça açılır saksısında bir lale bir kaş seğirince çürük, geviş getiren güdü kireçle söndürür o yazın gömüsünü ...
denize katılıyorum biçilmiş kaftandı sanki resim, ruhumun yorgunluğunu aldı şiirin molam gibisin:)
Güzel bir şiir okudum gönül sayfanızdan yüreğinize sağlık,kaleminiz daim olsun.Güzellikler dolu sayfanıza Dünyanın en güzel kokan çiçeklerini bırakıyorum,yüreğinize dünyadaki en güzel duyguları,Sayfanızı okuyan değerli yorumcu arkadaşlarımada Saygı ve selamlarımı bırakıyorum,kabul görmesi dileğiyle,
Ah çocuk !
Büyüme...