SUNAKHızlı soluk alıp verişleriyle Tükeniyor günün nefesi Geceyse yolunu uzatıyor Dağın patikalarında Zaman Gelincik tarlalarında serseri bir âşık Kavruluyor Bir gün sıcağından Bir gece ayazına Bir avazlık çile “beklemek” Seni beklemekse Kristal bir kâsenin içinden Bal şerbeti içmek demek Gel inat etme şimdi Paylaşalım gecenin zulmetini Hasretin birazı da seni vursun Güneş pencereni tıklatana değin Perdenin arkasına saklanan Korkular ulusun Ara ara kederlenince göz kırp Pencerende seyrettiğin yüzüne Buğulanan camda elinin izi Birde sol yanımdaki gizi Ayazında bırakma Uyumayı unutma artık Varsın herkes yatağında Sen boş salonun tekli koltuğunda Yum gözlerini pembe bir rüyaya Mavi bir bulut örtsün göğsünü Kırmızı bir aşk güldürsün yüzünü Ne daha açık ne de daha koyu haliyle En sevdiğin renk gözlerinden süzülsün Bir yağmur boşalsın dışarıda habersiz Kokusu sinsin boynuna Saçların ağlasın avuçlarıma Gün yüzünü ağartırken Yuğ düşlerini Sevdamın sunağında… |
Hayatımdan izler taşıyor, beni bana anlatıyor sanki. İşte o hasret, bitse olur mu ki. Tebrik ederim