Üşüyorum Sensizliğin Ayazında
“Üşüyorum sensizliğin ayazında
Üstüme kirpiklerini ört sevdiğim” Solmayan çiçekler bıraktım kapına İnciler taktım saçının tellerine Aşkla atan yüreğimin İlhamlarını armağan bıraktım Ama yüreğinin köşesinde Sevdama adanmış yer bulamadım Acımasız saatler sensizliği vururken Akreple yelkovan anlamsız bir savaş içinde Tek salisem yok sensiz geçen Köreldi saatlerin zembereği Kuramsız aşklar döşendi yüreğime Ah, gecenin mahreminde İki genç yürek olmalıydık İki deli yürek Soluksuzca yaşamalıydık sevdamızı Ey kış güneşim Ey yaz yağmurum Geç kalmış bir baharın yeşilliklerinde Kayboldu yüreğim Arasam her yer ama her yer Uçsuz bucaksız çöl Yalnızlığımın üşüyen duvarlarına Kan kırmızı gelincikler çizdim Oysa sen, Mavilerde gizlenmiş Düşleri boyayan haylaz bir çocuk gibi Çıkınında bir çıngı sevda Benden uzak bozkırlarda gezgin Bir sır var gülüşünde çözemediğim Benim yüreğimden usuma uzanan Eski sevda türkülerinde gizli kalan düşlerimdi ağlayan Ben üşürken soluk resimlerin gölgelerinde Sen zamanın dehlizlerinde yaşayan Bir masal kahramanı Çocuk yüreklerde bitmeyen umut Bense çınar dalında bir garip martı Savrulurum, sararan her yaprakla Denizin mavisi umut olsa da Olmaz emellerin ufkunda Sevgiyi acı bellerim Bu şehrin sensiz akşamları Attı beni ayrılığa, kul etti Uçan kuştan, açan gülden Deli esen rüzgardan Bereketli yağmurdan dileğim Ölmeden can Tükenmeden damarda kan “Ah, bir görsem” |