Hiçbir şey yerli yerinde değil bu akşam dışarıda geceye toz gibi dağılan sessiz bir yağmur gökyüzünde kanlı bir orak gibi arada bir görünen hilal…
Düşüncelerim birbirini kovalamakta bıraktım onları kendi hallerine boşluk gibi duran bir hareketsizliğin içinde kendimle yüz yüzeyim iliştiğim penceremin önünde…
Gecelerin sessiz, karanlık ve gizemli olduğu ve milyonlarca yıl daha böyle olacağı geçiyor aklımın sokaklarından sonra bölünmüş aşklarla ilgili çekilen acılar çıkıp geliyor sen yanımdan ah! Yüzüm toprak lekesi
ve nedense katillerin de öldüğü öldürmenin kurtarmadığını onları ölümden…
Şehir, derin bir uykunun sessizliğine sarınmış sokaklarda geceden yağan yağmurun ıslaklığı yollar sessiz, binalar uykulu. Sabah kuşlarının seslerini işitiyorum uzaklardan gelen aydınlığı çekiyorlar iplik iplik gecenin eteklerinden onlar öttükçe ağarıyor, bir örtüyü usulca kaldırır gibi geliyor sabah
ve kargalar yaşlı sesleriyle bana çocukluğumu hatırlatıyorlar...
Aşkı ve ölümü düşünüyorum meyve bahçelerini ve sabah kuşlarının karanlıkta ötmeye başladığını milyonlarca defa doğmasına rağmen sabahın hiç eskimediğini…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Karanlıkta ötmeye başlar sabah kuşları... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Karanlıkta ötmeye başlar sabah kuşları... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
baş döngüsü jiletiyle kesilmiş izdüşüm
ve tahammül yeni ve yanan
o yüzdendir ki kendi kendine örülen de hüzündür..
haylice solgun..
anlamlıydı şiir
saygılarımla.