’’tek kelime edesim gelmiyor,
mühürledi ağzımı ,
yassı hasretlere bağladığın bu yalnızlık...’’

bir salıncak kurdum
kuduran denizin koynuna bu akşam.
rakı içirdim levreklere,
kan ağladı içim
ve bak musiki zamanıdır
sallanırken hüznüm dalgaların bedeninde...

gün günü kovalıyor kadıncığım
ve akşam hep erken geliyor virane sıfatıma.
sırf gittin diye
rokaya küstüm,
limonla aram limoni...
iade-i itibar yapmıyorum çilingir sofralarına...


korku filmi tonunda bir yalnızlık
giderken böğrümün en orta yerine bıraktığın.
bıçağını saçlarıma sürerken katil,
adını fısıldıyor sürekli kulağıma.
an be an
bir içtima içimde,
toplanmasın,istemiyorum artık
hayalinin kırık dökük zerreleri ruhumda.

feriştahı olsa kaç yazardı yokluğun,
içim böyle delice bağlanmasaydı sana!
ki sen bana çocukluğum,
bayramları elimde sıkı sıkıya,
heyecanla tuttuğum naylondan
şeker torbam...
söyle hadi,
neden böyle olmak zorunda??
ayrılık denilen zorbanın kırbacı altında,
inan çok yoruldu beklemekten usanmayan kalbim.


mayıstabirgün-Bir/ikintiler- iLker...