içindeki çocuğu kaybetme demiştin öğretmenimŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Askerde yaşadığım bir olay neticesinde aklıma düşmüştü öğretmenimin sözleri.içimi öylesine kavurmuştu ki; kaybettin o çocuğu diye içerlemiştim ve almıştım kalemi elime...
Sonra mı ? Sonrası...Buyrun okuyun..
Yine
Yine yalnızlığa bırakır gün kendini. Herkesin bir olduğu yerde, ben hiç bir şeydim “kimsesizdim” Ve savunmasız; alacaklıydım hayattan! Asla dizine yatacak kadar bir güç bahş eylemedi adamlığıma… Bu yüzden aksi, nalet, birçoğunun gözünde beş para etmez bir adam oldum. Oysa savaştan çıkmış bir yüreğe sahiptim. Hep sevgiyi aramakla geçti zamanım. Tam buldum dediğimde, inerse yüzüme bir tokat, elbet bükülür dudaklarım. Kaçarım herkesten ve her şeyden. Telaşlarım avuntularımı kamçılayacak kadar narsis. Her uyandığım yabancı oda, silmek ister hafızamdan geçmişi. Bakma bön bön bilâder, felsefe yapmak değil derdim. Geçmiş geçirdi caizse tabiri kol gibi! Korkularımın nedenleri oldu hep, Yarı yolda bırakıldığım çokça gün, Seviyorum deyip, öpen koklayan çokça ten. Hak verdiriyor Can Baba’ya “Bağlanmıyorum” Daha doğrusu bağlanamıyorum. Ancak böylede bitmiyor be zaman. Hiç tanımadığın bir hayaleti, dini sever gibi sevmek yerine Karşımda bir adam ya da bir kadın olsaydı. Hiç fark etmez! Kendimden konuşamasam bile, Genel evleri konuşsaydık Hiç uğruna ota boka dolanan çocukları anlatsaydım. Tacizleri alt eden cümleler dokunsaydı dilime. Tüm bunlar yalnızca bir hayalet. Sürekli aklımda, yanımda değil… Korkuyorum… Karşımdaki pek çok insan; Genel evi dediğimde, egolarına yenilecek kadar aciz. Ot dediğimde insanları zehirleyecek kadar şerefsiz. Taciz dediğimde ağızlarının suyu akacak kadar adiler. İşte bu yüzden yalnızım. Ellerim bu yüzden titriyor bunları yazarken. Hiç olmadık zamanlarda gözlerim doluyor, Utanmıyorum ağlamaktan fakat Bir halta yaramıyor ki gözlerimdeki yağmurlar Arındırmıyor ki kirleri… Ülkeyi bölmenin yollarını arayan birileri hala var Hala var organ mafyaları, hırsızlar, gaspçılar… Ve ben tüm bunlar için bir şey yapamıyorum. Beklide haklılar “beş para etmem ben” Salı veriyorum aklımın iplerini. İçimden çözülüp gidenler, böyle ıssız bırakıyor beni. Dizlerim çocukluğumun izlerini taşıyor. Öyle uyanmak için; Senin gibi… Çocuk… Nelerden vazgeçerdim bir bilsen? Şah dile gelirdi, şeyhler pervane olurdu etrafında Sana en kaliteli şekerleri hediye ederlerdi. Pır pır ederdi yüreğin, bir uçan balon uğruna. Kırmızı kontra pedallı bisikletinle gezer, misket oynardın sokaklarda. Böyle olunca daha çok severdim seni. Ama şuna inan, seninle cam kırıp, ben yapmadım diyen insanlar o zamandan beri var. İşte bunu anladığın zaman Bu güne erdin çocuk. Büyüdüm! Yollar, insanlar, çocuklar ve evler büyüdü. Şimdi duyguları alt üst edilen bir adam bırakıldı geriye “hep yenilen” Güle güle çocukluğum Ben büyüdüm Üzgünüm.. ____________- 10.03.2012 Ardahan Aşk ile… Emrah Sağlam… |