Bana Özgürlüğümü Bağışlane olduysa, şizofrenik sancılarım yüzünden oldu hep saçma sapan bir aşkın içinde buldum kendimi arttı karanlığım, anlamadın ne zaman aşk dediysem çınladı kulakların koşup geldin bilemedin üfledikçe yüreğime aşkı merhametten maraz doğacağını ne iyisin… /git! atma kendini içimdeki ayaza dışarıda bahar var…/ ben, baştan aşağı eksik kadın sıralandıkça ağrılarım eksik eteklere taş çıkartırım üstelik ağrılarım ki dilsiz alfabem ısrar etme okuyamazsın kalır öylece ağrılarım dilsizliğiyle... /mümkünse sağımdan geç solum yaralı…/ sevmekten korkuyor(d)um sevilmekse bir uzak diyar anka diyarı girme kanıma! küllerimden yaratamam kendimi üşümüşlüğüm sarmışken arzı gönül kalabalığında mülteci olmak istemiyorum... /kanıyor yaralarım bana özgürlüğümü bağışla…/ ağrım,bir sana değil ki sûkut edeyim bir sana yanayım sana öleyim sırtımda kronik yaralarım var derin, pençe izleri ve günbegün devleşen anasızlığım... bir de babasızlığım var ki halen bilemektedir dilimi küfre “baba! dedikçe mutlu çocuklar göbek bağımı kesen ebeye! /bu bir yetimlik hıncıdır ve ebeler hoşgörülüdür anlar, ana karnı sıcaklığından kopan prematüre bebekleri.../ şimdi sana “bir parça ay yolla yıldızlara bandırılmış olsun gözlerim aç...” desem de aldırma uzak tut beni yüreğinden felaketi(m)n olmadan sevdam hem merhamete de gerek yok! /bu hâl bikeslik tufanımdır bir de aşk.../ Saadet Ün – 05.05.2012 |
"hesabım yok kasam yok,
çalınamaz, tasam yok" diyordu...
Ya da böylesi bir şeydi işte.
Aşk istemiyorum,
olmayınca, özlemek yok,
beklemek yok, kıskanmak yok...
Ağrısız başım işte, daha ne olsun.
Güzel felsefe,
katılıyorum.
Böylesi düşüncelerle inmediyse de kaleme,
ben bu tarafından aldım şiiri
ki baba denilince aklıma inen kelimeleri
kaleme indirmemem daha iyi....
Tebriklerim çokça...
Sevgim ve saygımla Şair.