Suskun fırtına
Sensizliğin baş ağrısıdır,
Gönül kıyıma vuran Yalnızlığın deli dalgaları Kurtulan yalnızca ben değilim Gecenin hasret baskınlarından Suskun fırtınalardan Mavimtırak bir melodi serzenişimde kan lekesi Yarasa vaktinde uğulduyor sancılar Kuruyan dudaklarda unutulmuş bir tebessümdür Ağlayan mutluluk Hüzne çalan gözlerimde acılar keyiflenir Ruhumda ayrılığın otağı kurulur Mevziler işgal edilmiş Yakın mesafeden sıkılır kurşunlar Böğrümde saplı bir öfke karanlığı Gözlere hükmeden toz duman gerçekler Dost maskeli yüzleri görmek için Dürbün gerek saf gönüllere Azad olmuş bir kartalın Özlemidir mavi gökyüzü Kanatsız özgürlük esarettir Dağlarda yeşermez uslu çiçekler Gül dikensiz açmaz Aşk imkânsıza talip olmaktır. Maharet çöle düşmeden suya hasret kalmaktır. Yarım kalmış ölüm türküsü Ufkumu sarmış ağlayan martılar İnleyen nehirlerde izi kalmış Yalnızlığımın Akar karışır duvarların külüne 18 10 2007 Hüseyin Özbay |