mutluluğun anlamını bilmem sizin kadar
mutluluğun anlamını bilmem sizin kadar;
onu uzunca setrettiğiniz sahnede verilen kısacık aralarda tadabildim. kokusu burnumda tadı damağımda kalan köşe başındaki fırından taze çıkmış sıcacık ekmekten bir lokma gibi bildim… kirlenmiş kısa şortuna aldırmadan annesine doyasıya sarılan öpüp koklayan sevgiden şımartılmış tombik yanaklı çocuğun kapalı gişe sunulan mutluluk oyununa tesadüfen reklam arasından sızdım azıcık, her şeye rağmen çocuk olabildim… ve siz bir aşk sinemasını göz yaşlarınıza omuz silkerken sevgilinizin ellerini tutarak izlediğiniz, oysa ben perde arkasından görebildiğim kadarıyla baş rolümdeki kadını hiç ağlatmadım çok sevdim… |