HAZ
Dilimizin üstü yelpaze
Çıkan söze bak kepaze Tükürülür ortaya pespaye Gerçeği yok sanki hikâye Seyredildim görünmez gözle Keşfedildim bilinmez şekilde Çıktım kalabalıklara Daldım karanlıklara Üç beş derken Vakit henüz gelmemişken Horozları öttürdüler Gözleri börttürdüler Selam sabaha kesildi Sabahları kimse ortalıkta değildi Boşlukta sallanan eli Zannettiler bir deli Akarken gözyaşı seli Kıramadılar bir türlü beli Gel zaman git zaman Ömür tükendiği an Helalleştiler Riyakârca biliştiler Arkadan gülüştüler Bende ne yapayım dedim Sinek vızıltısına saz dedim İnsan çığıltısına caz dedim Çıkar çarkına haz dedim Hazzın adını çıkardım dokuza Daldırdım yığınlar havuzuna 21.03.2012 - İzmir |