...sen yalancı
yalandı
avuçlarımın içine sığınmış bahar bir de kanatlarına mutluluk resmedilmiş kelebek... verandanın önündeki kırmızı gül yaprağına tutunmuş şebnemlerde tirtir titreyen maviler kuşanmış sevinçler... yalandı omuzuma yaslı başın içime çekip yerleştirdiğim papatyalar kıskandıran kokun... ben yalan sen yalacı hiç sevmemiş hiç olmamış gibi... kaldırıp utandırma parmaklarını sallama elini veda eder gibi sallama... hiç gelmemiş hiç tanımamış gibi hiç gibi bırak beni git... tunca kesilsin göksu yansın sus şiirde sustu o malum şarkıda çocuklar gibiydi saçlarınla oynaşan sevinç kokunla deliren düşten bozma rüyalarım yalan oldu... ben sevdalı yalan sen yalancı... kapılar ardından kapanacak kalın perdeler çekilecek gölgelerimiz bile yalan olacak... karanlık dokunacak yanaklarım yarına ıslak yakamozlar göksuya ve nemli gözlerime küsecek... o yalancı ateş sönecek odanın duvarlarına sarmaş dolaş gölgemiz düşmeyecek... yağmurlarda yalan olacak sağnak sonrası camda sadece bir iz kalacak yağmur lekesi... Hasan ODABAŞI |