AYIP AYIP/EDEP YA HÛ!
İlim meclislerinde aradım, kıldım talep
İlim geride kaldı ille edep, ille edep Edep bir tâc imiş nur-i Hüdâ’dan Giy ol tâcı emîn ol her belâdan. YUNUS EMRE. ________________________________ Bazı câhiller güyâ hicvedip adam taşlar Söze ya eşek ile ya öküz ile başlar Peşine devâm eder, inek, katır, at, ayı Adam şâir değil de sanki bir kabadayı Hele diyenler yok mu şerefsiz, dümbük, dürzü? Kaldırıpta başına indireceksin gürz’ü! Taşın ne muhâtabı ne rotası bellidir Ama kendine sorsan fiyakası ellidir! Üç beş kişi alkışlar yalandan verir gazı Saymaya devam eder, yılan, çıyan, it, tazı Koltukları kabarır, krallık ilân eder Yazık şiirlerine, burda oluyor heder! Saymazlar büyükleri, sevmezler yağızları Argo kelimelerle doludur ağızları Sanki cenke çıkarlar silahlanıp, atlanıp Pohpohlarsan sevinçten uçarlar kanatlanıp! Hayvan isimleriyle kedi, köpek ve sâir Ne taşlama yazılır ne de olunur şâir Bâzısı da not yazar ’kimseye değil’ diye O zaman bir hayâle bunca hakâret niye? Ucuz kahramanlıktır bunların yaptıkları ’Allah bir’ deseler de nefistir taptıkları Bu tipler komplekslidir ve özgüvence fakir Kendini bir şey sanıp eli görürler hakir Birazcık edep lütfen, inanın ki çok ayıp Sevgi kalmamış sizde, saygı ezelden kayıp Ya doktora görünün, ya okuyup üfürün Sorarım bir şiirde ne işi var küfürün? Ne sinir yapacaksın, ne kızıp azacaksın Hiciv zekâ işidir, inceden yazacaksın! . |