NEY de benim NEYZEN de benim.
Bugün bir garip haldeyim
NEY de benim NEYZEN de benim. Kirpiklerimin vuslatında sadrım canhıraş. Bir yangın ki nefesime düşen, ... Neyimin duvarlarına çarpıp geri bana dönen. Bir eser ki üflenen, Makamı ateş, makamdaki ateş. Yanadur Neyzen’im! Kanadur Ney’im! Yandıkça ateşe yeni erişmekteyim Toprak ayağımın altından kayıyor. Arş-ı Alem, sanki bana kucak açıyor. Bir NEY dili ki ... Ruh bedene yabancı kalıyor. Yürek bir tef ki... Hızına can dayanmıyor. Canın kanat çığlıkları, fezaya dayanıyor. Söyle, NEY’im!.. Dile gel ki ne haldeyim. Üflen NEYZEN’im! Muhabbetin en güzelindeyim. Sırrıma mesken gözümün perdesinden bir damla iniyor, Söz ile ateş arasına. Peki, şimdi hangi sayfalar tutacaktı, Hallerimin şahidini? Hangi hattat yazacaktı, Beden kaleminden sızan herfiyyen sözlerimi? Hangi ayna resmedecekti, görünen hüznümün düştüğü, çehremdeki görülemeyen mesrur gülüşüm? Üflen NEYZEN!im, üflen!.. Gör, bak ki NEY’im... Hasretle inleyen de benim, beden otağında vuslata gülümseyen de benim. SELMA KOÇ |