Ruh TımarıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın “Şairin ayakları doğduğu topraklara sağlam basarken,sözlerini bütün yerküreye söyleyebilmelidir.Bazı çiçeklerin varlıklarını yalnızca yetiştikleri iklime borçlanmış olmamaları elbette onların güzelliğini azaltmaz ,ama başka iklimlerde yaşayamamaları varlıklarını eksiltir.Yalnızca kendi toprağında okunur,okunabilir olmak,iyi şiire yetmez.İyi şiir,doğduğu toprağın iklimini başka iklimlere dönüştürebilme gücüne,yeteneğine sahip olmalıdır.
Şiir doğduğu yerlerin sesi,kokusudur.Kendi rüzgârını ,kendi yağmurunu her yere taşır.Hem de gittiği yerin güneşi,rüzgarı,yağmuru olur.İyi şiir tıpkı bir çömlek gibi,vücut bulduğu toprağını başka diyarlara taşıyabilmeli, oralarda da kullanılabilmelidir.Gündeliğin yalınlığında unutmayın:Şiir kullanışlı bir şeydir.Bir eşya gibi kullanışlı bir şey.” Murathan Mungan “Sümbülteberler söz eyleminde Birazdan kelepçelenecek dilleri…” Su götürmez kavgaların neferleriyiz İncecik telaşlarımız kilitli Gün sandukalarına Acı tebessümler Nikâhlıyoruz Düşlerimize Olgun bir elmanın yarısı dolmadan Ruh tantanaları yükselir Tımar olmuş zaman Soluklarına iner Nefessiz ölüm Geçişlerde… Ağu sunaklarında cem olur ayaklar Henüz turaba inmeden ehlimiz Kâmil oluş düzleminde Sıralıdır benliğimiz Çağrışarak… “Şiir geçişli yılkıların son sesleriyiz Ne kaldı elimizde hiçlikten başka…” Sarı düğünçiçeklerine bulandı nazlar Hep ağlayıp yürek dağlayanlar Yakındır size de Ay şafak… Hep kendin olmaksa amaç Zorla dikilen şair elbisesi gibi “Kumaşı kötü bir şiire makastarlık yapmaktansa Halis bir terzi olmak her zaman iyidir…” Dedim ya! Uzun solukludur söz meclisi Aylar ister bir betime gebelik Sonunda hiçlikte olur Kınaya belenmezse Bir şiir… Umarsız geçişlerin son demiyim ceplerimde Uluorta çocuk gülüşleri ve yürek taşları Ruhumu tımarlıyor kavgalar… 17.12.2011 |