TEK MISRAM, KIRÇİÇEĞİM
Yarım kalmış, Yarım bırakılmış bir cümle gibiyim
Yağmurlarla ıslanmış, hoyrat dalgalarla esip tozmuş gibiyim... Dalgakıran sakin,, Fırtına öncesi ağıtların sesiyim Yüreğime dem vuran acının rengiyim Kimsesiz çocukların boynu bükük sazıyım Beraber çaldık, beraber söyledik Tek yürekte çepik olduk Beraber aşırdık patika yollardaki umudu.. Üstelik biliyorduk, kaderin değişmeyen yazgısını Bırakın gönlümüze uğramayı Kapmızın eşiğinden geçmeyeceğini Bile bile, göze almıştık mert bileğimizle Dev yüreğimizdeki yaşama umudumuzu Hayatın teyelli yerlerini tutup da Pencere boşluğundan Dünyaya çırptık, Ayrı dil, ayrı din, ayrı ırk İnsanlık adına artık tek yürektik.. Göğüs germiştik, namerdin zehirzıkkım sözlerine Üstelik bu kaçıncı rüzgarın narasıydı Her defasında bir tokat gibi iniyordu Kırağı düşmüş, rengide bahtımız gibi kara yüzümüze Söyleyebildiklerim dilimin ucunda,, Söyleyemediklerim yarımyamalak solgun ayın suretinde Yaşamdan nasiplenen önsözüm tamamdı Henüz, Adı olmayan kitabımdan derleyip toparladığım Şiir arşivimden kırçiçekleriydi Gökyüzündeki yıldızların gerdanına dizdiğim Sükseli bir ambalaj resimlere aldanmayan Duru olan insanlığın resmiyle nakşeyleyecektim Yaşadığım ömrümden alacağım olan Umudumla besleyecektim, Alıp da verebildiğim nefesimi Sözüm bitmedi.. Lakin Kalemimim ucu kırıldı, son cümle üzerinde Mürekkep darmadağın çiseleyen sayfalarda Günü gelince yaşamım son olur da Yazdıklarımın, söyleyemediklerimin sonu olmayacak Benden sonraki nesil bir gün mutlaka okuyacak Beni anlatan, bizi anlatan, insanlığı anlatan Son noktayı iliştireceğim, O son şiirimde.... DİCLE AYYILDIZ |