ESKİ ZAMAN ÖZLEMİBakirliğiyle köyünde olmalı insan Doğayla baş başa, yaşamla iç içe. Şubatta gelin tacıdır badem çiçekleri Bağ budamaları, sümbül koklamaları Mart aşk yangınlarından bir kanaviçe Anemon lâleleri, papatya fallarında nisan Henüz tatmadığı aşkı hayal etmeli Bahara hazırlanan dağ eteklerinden Köpük köpük kar buz sular gibi saf arı Coşarak akmalı yaşama sil baştan… Mayısı yakalamak misklerin deminde Haziran gülüşleriyle zeytin çiçekleri Temmuz sıcağında sarı başaklar Orak tarlasının sıcacık sohbetleri Harmanda savrulan rüzgârın sesinde Umudun, hasadın türküsünü söylemeli Doğduğum köy! Özlemiyle gözümde tüter Meyve kokulu bahçelerinde kuşlar Ovasında yavrusuyla meleşen hayvanlar Tepeler, bayırlar güneşle giyinirken Yeşille dans eden gizem dolu yokuşlar Zincir gibi yüklenmiş cevizler, bademler Ağustos ortasında mor mor üzümler Eylül dendi mi, bağ bozumu, paluzeler. Ekimde güzlük ve bahar ekimleri Toprak sürümleri, fidan dikimleri Yeniden yaşama hazırlığın telaşı… Sonbaharında şair olmalı insan Ömrünün kışında gençliğe soyunup Kasımpatı düşlerinde alları yazmalı Sonra kucaklayıp bir gül bahçesini Aşkla doldurmalı sevgi kadehini… Ne güzel bir haz, eski zaman özlemi Altmış yaş basamağını adımlarken Dünyayı fethedecek anılarla dopdolu Yaşam yolcusu olmak, olabilmek ne güzel… Gülşen Şenderin |