AlamancıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 4.11.2011 tarihi, “Alamancıların”, Almanya’ya ilk gidişlerinin 50 nci yılıydı. Ekmeğinin peşinden Almanya’ya gidenlerden bazıları yollarını şaşırıp, sevdiklerine yanlış da yaptılar. Bu yanlışlar filmlere, tiyatrolara, şiirlere, romanlara konu oldu. Dağılan yuvalar, terk edilen sevgililer, iki arada bir derede yavrular çileler çekti. Bir çok "Alamancı" da bir miktar para yaptıktan sonra Mercedeslere binip Türkiye’ye hava atmak üzere ziyaretler yaptılar ara ara... Bu yanlışlara ve yaşanmışlıklara vurgu yapmak üzere kaleme alınmış bir çalışma... Bu şiir sadece yanlışlara yazılmıştır. Emeğe ve "Alamancıların" ülkemiz ekonomisine yaptıkları katkı hiç bir zaman göz ardı edilemez ve daima saygı ile yad edilir, hala da edilmektedir.
Sarı mersedese binip gelirdin.
Ne haldesin şimdi, he Alamancı? Sanki gökyüzünden inip gelirdin, Bu dağlar senin mi de Alamancı? Aldılar da seni attılar dara, Sandın ki bu dünya; “sadece para...” Kapanmıyor kaşıyıp, açtığın yara, Söyle şimdi çare ne Alamancı? Bir sarı öküzün bir kara gözlün, Yıllarca bekledi yavuklun, sözlün. Derdini anlatır durumun hüznün Değdi mi her şeye be Alamancı? Şimdi istesen de dönemiyorsun, Çıkmışsın bir kere inemiyorsun, Zeminde gezmeyi denemiyorsun Hak ettin demek ki e Alamancı? Sonradan bulup da görenler gibi, Köylerden şehire girenler gibi, Yaşayıp gitseydin erenler gibi; Olmazdın yabancı ve Alamancı. Çektiğin çileyi herkes biliyor, Sayende ülkemin yüzü gülüyor. Sen kazandın ama eller bölüyor Dön artık malını ye Alamancı 1997/Merzifon |
saygılar