YILLAR SONRA...
“Yüzümün eskidiğini
Yıllar sonra aynaya baktığımda anladım”.... Açtım baktım albümdeki Siyah beyaz resimlerime Uzun ve kıvrık kumral saçlar, Üzerimde haki bir parka Bacakta ispanyol paça pantolon Ve ayakta siyah bir bot... Bana devrimcilik yıllarımı anımsattı... Resimler bile yüzüme acıyarak baktı.. Şöyle bir baktım da maziye Hatırladım İlk okul yıllarımda kur yaptığım Laleyi, Teneffüslerde güreş yaptığım Mersinli Arap Mustafayı... Az kavganın figüranı olmamıştım Yavuklusuna yamuk yapanlara kullanırdı dayım bacağımda saklattığı levyeyi... Az yüzmedik sümüklü çocuklarla Mamak’ın o boklu derelerinde, Az su içmedik akranlarla Karaağaçın sülüklü çeşmelerinde... Canımız nohut, çağla isterdi, Dalardık iştahla Laz Nuri’nin bahçelerine... Ah o saçlarına taç yaptığım Ömrümün ortasından tren geçiren yıllar, Ne barikatlar kurdum, Geçip gidişine engel olmak için bedenimi koydum da yine durduramadım. İsteklerimi, içimde ukde kalan her şeyi durdurdum da Bir senin kayıp gidişine engel olamadım Zamanın kollarında beni de eritip giden yıllar... Aynada çocuk yüzümü alarak eskimiş bir yüz bırakarak, Arkana bile bakmadan geçtin gittin zalim yıllar... Ama alıp giderken gençliğimi bir şey unuttun, İdemde ve yüreğimin derinliklerinde sakladığım Ölümsüz anılarımı... Kazım DOĞAN... 01.11.2011 |
yüreğine sağlık sevgili Kazım:))