DAĞLARIN AŞKIBuğulu gözleri ağlamaklı bakar yükseklerden Bin bir gam yüklü, omuzları çökmüş sanki/ Ayakları zincirle kenetlenmiş kara toprağa Parça parça yüreği savrulmuş uzaklara İrili ufaklı sıralanmış öbekleşen yüreği ve/ sırtını dayamışken boşluğa Göklere yükselen kolları Yıldız yağar kor dudaklarına Endam süzer kınalı keklik gibi Buz tutmuş dorukların en yücesinde Kardelen uyuşması esner sabaha Etrafında komşu olmuş yaban gülü Ve kekik kokularıyla başlar sabah Yüzü güneşe dönük teninde çiğdemler güler Kumruların peçesini çözdüğü saatler Cemre zamanıdır aşkın nev baharı oysa/ Şimal hırçınlaşır çıplak teninde Başında mor yüzlü bulutlar süzülürken Ceylanlar seker kuğu boynunda Girdabında nice gizleri saklı Hem de çifte toynaklı Yağmur ağlar tepeden güneş yanığı teninde Çiğ damlar aşınmış yamaçlarına Yırtar tüm anılarını sırtından Yılların acımasız izlerinde ki/ Dağların aşkı! Nice cevheri beslerken göğsünde Utancından çatlar bazen ar damarı Savrulur vaha çölünde Bazen hırsından patlar içinde ki yangınlar Toprağa ve denize… ÜMMÜ AŞCI /dağların aşkı serin olur, yanmadan; DONMAK olmaz /...! |
Şimal hırçınlaşır çıplak teninde
Başında mor yüzlü bulutlar süzülürken
Ceylanlar seker kuğu boynunda
Girdabında nice gizleri saklı
Hem de çifte toynaklı
Yağmur ağlar tepeden güneş yanığı teninde
Çiğ damlar aşınmış yamaçlarına
Yırtar tüm anılarını sırtından
Yılların acımasız izlerinde
anlamlı ve keyfli bir şiir okudum kaleminizi yüreğinizi kutlarım.