AH! AH!Gülüyorlar, öylesine yüz yuvarlak yüzleriyle, Ya bir balkondan yel alır rahat, rahat! Ya buruşuk güzlerini gerdirmiş havalı, havalı Gülüyorlardı öylesine, sanki her şey madara, Güleçte yüzleri yoktu, ha, evet, desek! Berbat mı berbattı, traşları, makyajları, Basittiler. Ama olduklarından uzak, Vallaha dikkate almadım! Niye? Neye? Ne için alacakmışım? Onlar öyle kalsınlar kendi havalarında, Bana yürümek düşsün sabırlı, sabırlı, Hiçte heveslenmemek onlar gibi, Top oynamayı düşünmeliyim. Rahatça yürümelerimi, Sıklaştırmalıyım günlük heveslerimi, Çocuklaşmalıyım büyümeyen yanımla. Olgun davranmalıyım dökülen saçlarımla! Ruhuma rahatlığı enjekte etmeliyim. Güzel evlerde barınmayı plânlamalıyım. Mutfağında güzel yemekler, sebzeli, Sularına gömülmeliyim banyosunda, Sıcak, sıcak düşünmeliyim. Ki, yanı başımda sobam yansın, Yayılsın içeriye sıcaklığın rehaveti, Patlasın kestaneler, duygulara rehber olsun, Yalpalı düşünceler cılız kalsın, Baskın gelsin her tür farklılıklar, Öyle olsun! Böyle olsun! Ne olursa olsun! Orda/ oralarda kalsın kendini beğenen gülüşmeler. Serpişsin kalplerimiz, Yadigâr kalsın taze bebelerimize, Solgunluğu kabul etmeyen, Düşüncelerden doğan eylemsel beraberliklerimiz. Hep böyle olsa… EYVALLAH! Teyyar DUMLU |