YAĞMUR SONRASIçilelere kafes örmeseydi yüreğim ıslanmasaydı eğer kirpiklerim bulutlara dokunamazdı gözlerim… ..... buzdan kuleler yapıp şehrin dört yanını kuşattım söndü ateş, savruldu küller... mevsimsiz açan çiçeklere asılsız anlatılan masallara benziyor zaman yaşamak çengelli iğne gibi yırtsa da gözlerimi bıkmadan yedi düvel öncesinin hikayelerini anlattım kumrulara sonra susuz ve dilsiz kaldım asırlarca… dinle iki gözüm isimsiz martıları çevirdim az önce rüzgârın koynundan umursamadı denizin yosun kokulu saçları hiç utanmadı yakamozların yüzüme yansıyan ışıltısı oysa yudumluk su saklayacaktım dilimin altında belki çiçekler açacaktı sahipsiz topraklarda belki böcekler kanatlanacaktı siyahi göklerde /olmadı yazık! evrenin küllerinden güneş doğmuyor ki karanlık karanlığı içiyor, duasız akşamların arifesinde dünyanın iki yüzü de yalan dolan tek bildiğim gerçek kefensiz giden çocuklar… inanmak zor beli bükülen zamanın doğrulmasına sadece acımak sadece yardım yetmiyor ki bir başka bakmalı bir başka dokunmalıyız umutsuz bakan gözlere, çilekeş kalplere ah! can özüm yağmur sonrası, buharlaşmadan dualar Tanrı’nın gazabına uğramadan açılan eller solan gülleri, kuruyan toprağı yeniden yeşertmeliyiz… bilmeli ki insan tüm kainatın aklı bir incir çekirdeği etmiyorsa çatlayan toprağın, açgözlü akbabaların suçu ne… ayşe uçar 01/09/2011 |
asılsız anlatılan masallara benziyor zaman
yaşamak çengelli iğne gibi yırtsa da gözlerimi
bıkmadan yedi düvel öncesinin hikayelerini anlattım kumrulara
sonra susuz ve dilsiz kaldım asırlarca…
Cok guzel soylem, anlatim ve aktarilis var . Ne guzeldi sizi okumak . Yurekten kutlarim , sevgimle..