Nasırlı Bir Eldi SaçlarımdaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yüreğimizdeki o heybetli adamlara, saçlarımızda nasırlı elleri duran babalara...
Çocuktum gözlerinde Eski bir şarkıydı zamanın kulağında Bir fesleğen kokusu sinmişti ellerine Sürekli yağan yağmurdu Yağmak için nedeni çoktu Her bahar oğul verirken arılar o gülmezdi Doludizgin bir yaşam akmıştı içinden Heybetli duruşlarında sinerdik kendimize Geceleri kanatlarının altına bizi gizlerdi Yazgısına gözyaşı düşmüş bir güldü Sırtında yılların hüznünü taşımıştı ırmakça İnce ve uzun gövdesinde yokluğu saklardı Saçlarımda nasırlı bir eldi okşadıkça kanardım Canıma can katardı sesi gizli gizli ağlardım Yufka yüreğinden köpüklü çağlayanlar dökülürdü Mor bakışlı dağlara vurdu bir gün kendini Bomboş takalarla gökyüzünü keşfe çıktı Uçuklara bölünen yüreğini unuttu buralarda Yaşamak volesini konuşacaktık onunla Gönlümdeki düğün çiçeklerini göremeden gitti Selahattin Yetgin |