Gecikmiş Naralar
Serseri bir kurşun,
Ne kadar yanılabilir ki, Ölecek biri, Kurşun bile habersiz... Yaşamak mı ölümden habersiz, Yoksa ölümle yaşayan mı kimsesiz. Kimsesizlerin sesi olmak mı ibretlik, Bir damla su için can vermek mi ?.. Maskeler ardında gizlenmek bir ritüel, Korkmak gibi birşey.. Ama ne ? Kelimlerle boğuşmaktan, Sıkılmış bir portakal, Yalan yanlış doldurulmuş, Bulmaca gibiyim.. İhraç fazlası gibi hissediyorum kendimi.. Denize dökelesim var... Usul usul sahile vurup, Hafif rüzgar eşliğinde, Sakinleşmeliyim... Az sonra açmalıyım gözlerimi, Bir şarap mahzeninde... Ömer Hayyam’a eşlik etmeliyim, Hayli gecikmiş de olsa... Biraz önce aldığım nefes, Geçmişte kaldı,unut onu!, Ve ilkmiş gibi koca bir nefes, Mektuplar şişe de, Ama deniz yok... |