BABASI ÖLDÜRÜLMÜŞ ÇOCUĞUN ŞARKISI
kalabalıkları kovdum cennetimden
o yalandan hurilerin sivri meme uçları size kalsın ben yokum oralardaki fuhuşta sen tenimdeki yaraya nasıl bulaşıp kalabilirsin ey adı cellat olan kanımda soylu bir zamanın en azgın ırmakları çağlarken itlerin gürültüsüyle uyandıramazsın içimdeki tanrıyı kendine sokak arayan bir gezginim sizin aylak zamanlarınızdan uzak bir masum cehennemdir benim şehirlerim acınacak bir yanı bırakılmamışken gözyaşlarının kapı eşiklerine şeker torbaları yerine insan kafaları bırakılıyorsa şafak sökmeden gidiyorum.... yumruklarla kovulduğum o köhne evin avlusuna ve taşları hep kendime atıyorum adı cellat olan bu çağın tüm küllerini bırakıp sahil meltemlerine sen sus ben yazayım biraz ey kendine tüm kuyulardan sağ çıktığını anlatan adam yalansız oturduğumuz sofralarda su niyetine bize kan içirmiştin bu sokaklara uğrama bir daha sen öldün cellat menekşe gözlü çocuklarımızın ürkek ceylan misali kalbinde eğlencelerinde gülüşmeli gecelerin saklı bahçelerde kaybolmuşların isyanıyla öldün sen göm artık kendini bize hiç göstermediğin sabaha SARP ÖZDEMİR HAZİRAN ÇIKMAZI SONELERİ |