O'nu Gördüğüm An'a...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın " O an... Âmâ olmayı öyle çok istedim ki,
Verdiği yemine sadık kalmadı ya gözlerim. Şimdi baktığım her yerde, görmemeyi özlerim... "
O’nu Gördüğüm An’a…
O an, şiir burcundan firar etti her hece, O an, tüm yıldızlardan utandı hırçın gece... O an, yazan kalemim suretinde tutuldu. O an, hicrân kelâmı dilimde unutuldu… O an, bir kekemeye bahşettim lügâtimi O an, sessizlik çizdi hayatıma âti’mi… O an, yangın kuşattı ufkunu hayallerin, O an, mehtap vuruldu göğsünde leyâllerin… O an, iki büklümdü aynalarda gördüğüm. O an, gönül hâneme atıldı son kördüğüm… O an, ateş olmadan gözleri gözlerime, O an, yenik düşmüştüm geç kalan sözlerime… O an, anlamı yoktu ne sözün ne şiirin, O an, kalem kırıldı hükmüne bu şairin… O an, ağyar olanın yâr’lığına imrendim. O an, nefsim elinde intihara direndim… O an, bir kabir açtı hayat bana göğsünden, O an, utandı ruhum cihânnümâ süsünden… O an, yaşarken ölmek bana kader kılındı, O an, şeb-i yeldâ’lar bana mâder kılındı… O an, ömür yurdunda ben kahıra dayandım. O an, bir Yûsûf idim zindanlarda uyandım… O an, aşk gergefine inkisârım dokundu, O an, bülbül yurdunda gam sâlâ’sı okundu… Mutluluk mihmânına mihmândar oldum o an, Cânı cânâna verdim titreyip soldum o an… Ermediğim muradı O’na bıraktım o an, Son nefesi verirken O’ndan ıraktım o an, Yusuf MESCİOĞLU yirmibirhaziranikibinonbir. |
Tebrik, takdir ve teşekkürlerimle