OL DE YETERÖzlemler yalan olmuş sevgilinin bohçasında. Nakış nakış işlediği sinesinde sevgisini, Tırnak aralarına sıkıştırmış, buzdan suretler çizerken... Dünya yaşlanır, ağartırken tellerini güneş, Misk kokmaz, sular gibi akmaz olmuş yaşlar, iğde yaprağının sol yamacında. Bir tren istasyonunun son durağından sonraki ilk dönemeçte, Milyonlarca metreküp denizin, en dibindeki taşın altında. Litosfer, atmosfer ve hidrosferden sonraki tüm ferlerin üstünde Ve bir bakışa canı candan ederken gözdeki ferler, Yalana hibe edilmiş, sevgisi uğruna yedi kat yer dibine göçen erler. Bir nefeslik deği lmi ömür, bir an ile yaşlanmıyor mu insan. Kurşun geçerken tenden kanarsa beden, yar geçerken nasıl parelenmesin. Yarin sözü ağır, yarin yükü yokluğundan daha elim. yar bende ise canım salim, ömrüm yedi düvel komşu olmuş kalbimin sahibine. Sesim bana yabancı, gitmeye hazırım dercesine gülümsüyor dilde lisanım. Ey beni benden eden cânım. Ey Gecemi güne çeviren sultanım. Ferman ver dillensin cebimdeki çakıl taşları, Derman eyle, yaralarım yare gül olsun. Ummanında kaybolduğum nursun. Susamışken bedenim, tarifi anlatılmaz, Emir ver An ile sende boğulsun. Yada verme Ol de yeter. |
Merhameti en bol olana emanet, sevgiyle kalın...